Ekonomik Gösterge Nedir?

Ülkelerin ekonomik faaliyetleriyle ilgili istatistiksel bilgi sağlayan çok sayıda ekonomik gösterge (ekonomik indikatör) vardır. Genellikle, iş döngüsü gibi ekonomiyi oluşturan parçaların performanslarını ölçmek, tekrarlayan hareketleri belirlemek ve gelecekteki performansıyla ilgili öngörülerde bulunmak için kullanılırlar. Bu yazı çeşitli ekonomik gösterge türlerini, yatırımlarda kullanılmasının önemini ve ülkelerin önemli göstergelerinin nerede bulunabileceğini ele alacaktır.

Ekonomik Gösterge Nedir?

Ekonomik göstergeler, finans arenasının önde gelen oyuncuları tarafından belirli dönemlerde yayınlanan ekonomik veriler, bildiriler ve duyurulardır. Finans piyasalarında çok sayıda indikatör bulunur ve her biri yayınlandığı ülke, hedef kitlesi ve piyasalar üzerindeki etkisi bakımından birbirinden farklıdır. Sizin için kolaylık olması açısından, bu ekonomik göstergeleri bölgelerine göre ABD göstergeleri, Avrupa göstergeleri ve Asya göstergeleri olarak ayırdık.

Ekonomik Gösterge Türleri

Ekonomik göstergelerin yayınlanma sıklıkları gösterge türüne göre farklılık gösterebilir: bazıları günlük olarak yayınlanırken, bazıları aylık, bazıları ise yılın her çeyreğinde yayınlanır. Ekonomik indikatörler yayınlanmadan önce, finans sektörünün lider oyuncuları tarafından tahminler yürütülür ve yatırımcılar, atacakları adımları bu tahminler üzerinden gerçekleştirir. Bir ekonomi olayının iki etkisi bulunur: ilki, olay gerçekleştiğinde veya duyurulduğunda, ikincisi ise önceden yapılan tahminlerle karşılaştırıldığında. Tahmin edilen sonuç ile gerçek sonuç arasında büyük fark bulunması halinde piyasada büyük çaplı hareketler yaşanabilir.

Ekonomik göstergelerden bazıları:

  • İşsizlik Oranı
  • Faiz Oranları
  • Yeni İnşaat Ruhsatları
  • Federal Faiz Oranı
  • Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) Değişimleri
  • Gelirler/Maaşlar
  • Tüketici Fiyat Endeksi (Enflasyon)
  • Döviz Gücü
  • Şirket Kazançları
  • Ticaret Dengesi

Her ekonomik göstergenin etkisi kendi piyasasını aşabilir. Örneğin, bir hükümetin daha çok inşaat ruhsatı verildiğini açıklaması, daha çok iş olanağının ortaya çıkacağı, işsizlik oranın düşeceği ve dolayısıyla tüketim oranlarını artacağı ve yerel döviz biriminin güçleneceği anlamını taşıyabilir.

Ekonomik Gösterge Örnekleri

Piyasalar üzerinde büyük etkiye sahip ekonomik göstergelerden biri, ABD İşgücü İstatistikleri Bürosu tarafından her ayın ilk Cuma günü yayınlanan Tarım Dışı İstihdam (NFP) raporudur. Bu rapor, bir önceki ay içerisinde ABD’de çalışan kişilerin sayısındaki değişimi, mevsimsel tarım sektörü hariç bırakılarak ölçer ve ABD’deki toplam iş gücünün yaklaşık %80’ini kapsar. Tarım Dışı İstihdam rakamında artış olması, yani bir önceki aya göre daha çok kişinin iş sahibi olması, genellikle, piyasanın büyüyor olduğu anlamını taşıyacaktır. Bunun sonucu olarak da Amerikan Doları değer kazanacaktır. Eğer yatırımcılar rapor yayınlanmadan önce tahminlerini yürütmüş ve alış pozisyonları açmışlarsa, raporun sonucu onlar için yararlı olacaktır. Sonucun beklenenden düşük gelmesi halinde ise Amerikan Doları değer kaybedecektir. Her halükârda, Tarım Dışı İstihdam ve öncesinde yapılan spekülasyonlar farklı enstrümanlarda hareketlenmeler yaratabilir.

Avrupa’dan bir örnek vermek gerekirse, Avrupa Merkez Bankası tarafından yayınlanan AMB Faiz Oranı Kararı, Euro’yu etkileyen en önemli ekonomik indikatörlerden biridir. Eğer AMB, Avrupa ekonomisinin enflasyon görünümü üzerine “şahin” yani agresif bir tutum benimser ve faiz oranını arttırırsa, EUR için olumlu bir sinyal anlamına gelir ve döviz biriminin fiyatı boğasal trende girer. AMB’nin mevcut faiz oranıyla devam etme veya faiz oranını azaltma kararı verdiği tam tersi bir durumda ise EUR zararlarla karşılaşacak ve ayısal trende girecektir. Bu ekonomik göstergenin sonucu beklendiği gibi gelirse EUR üzerinde pek bir etkisi olmayacaktır; gelgelelim, gerçek sonuç beklenenden farklı olursa ‘sürpriz’ faktörü piyasalar üzerinde çok daha büyük bir etki yaratacaktır.

Caixin Satınalma Müdürleri Endeksi (SME – PMI) ise Çin genelindeki imalat faaliyetlerinin durumunu ölçen ve küçük ve orta ölçekli şirketlere odaklanan sektörel bir ekonomik göstergedir. Bu indikatörün etkisini örneklemek gerekirse, 2015 yılının Aralık ayında yayınlanan olan SME raporu beklenenden düşük bir rakamla sonuçlanmış ve bunun sonucu olarak, imalatçıların çalışan sayılarını azaltmaya devam edecekleri, dolayısıyla da üretimde düşüş olacağı korkularını ortaya çıkarmıştır.

Diğer türdeki Ekonomik Göstergeler de ilgili ülkenin pazarlarındaki büyümeleri, arz ve talep dengelerini ve piyasaları, varlıkları, şirketleri ve yatırımcıları bütünüyle etkileyebilecek olan diğer birçok faktörü inceler.

Ekonomik Göstergeler Nasıl Kullanılır?

Ekonomik göstergelerden tam anlamıyla faydalanabilmek için öncelikle kapsamlı bir piyasa analizi yapılması gerekir. Bazı yatırımcılar daha temel bazda araştırma yapmayı tercih ederken, bazı yatırımcılar da bütünüyle, detaylarına kadar ele alır ve analiz eder. Tüm yatırımcılar için çok faydalı bir araç niteliğine sahip olan bu göstergeler, ekonomik takvim kullanılarak yakından takip edilmelidir. Yatırımcı, herhangi bir olayın, örneğin bir ülkenin tüketici arz ve talep oranını, ne zaman gerçekleşeceğini biliyorsa, takvimde yer alan rakamlar üzerinden hazırlığını gerçekleştirebilir. Raporla ilgili beklentiler doğrultusunda yatırımcı hangi varlığa yatırım yapacağını seçer ve alış ya da satış yapmak üzere karar verir. Yatırımcı, açtığı pozisyonun doğru yönde olması halinde, ciddi oranlarda kazanç sağlayabilir.

Ekonomik göstergeler üzerinden yapılan tahminler, indikatörün içeriğini etkileyebilecek olaylar, alakalı piyasalar ve finansal gelişmelerle ilgili belli bir düzeyde bilgi sahibi olmayı gerektirir. Etkileyen tüm faktörleri bildikten sonra gerçekçi ve sistematik bir yaklaşımla bilgi dâhilinde tahmin yürütülebilir.

En Önemli Ekonomik Göstergeler

En önemli ekonomik göstergeler arasında aşağıdakiler vurgulanmalıdır:

  • Gayri safi yurtiçi hasıla veya GSYİH.
  • İşsizlik oranı veya işsizlik oranı.
  • Faiz türü.
  • M2.
  • Risk primi.
  • Şişirme.
  • Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE).
  • Döviz kuru.
  • Ödemeler dengesi.
  • Borç ve açık düzeyi.
  • Girişimcinin ve tüketicinin güveni.

Yukarıda belirtilen tüm göstergelere ek olarak, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) gibi göstergeleri yenileri için birleştiren kuruluşlar vardır. Bu durumda söz konusu kuruluş, adını daha önce bahsedilenler gibi çeşitli göstergeleri entegre etmekten alan bileşik göstergeyi oluşturmuştur.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir